4063

Taku Şefik

Uzun sürmüş bir yolculuktan döndüğümde evimin kapısında birikmiş zarflar, faturalar arasından elektrik faturasının altındaki rakamı görünce düşüp bayılıyordum. Evde yaşarken gelmeyen bir rakam! Hemen bavulları bırakıp, elektrik idaresine...

Faturayı göstererek bununla ilgili kiminle görüşebilirim dedim. Dikkat edin! Ki-min-le görüşebilirim.

Karşımdaki memur da "Taku Şefik ile" dedi.

"Nerede Taku Şefik?"

"3. kat."

Asansör bozuktu, yürüyerek çıktım.

3. katta soldaki odaya

"Taku Bey burada mı?" dedim. "Hayır, karşı odaya bakın."

"Taku bey burada mı?"

"Hayır. 1. kata bakın."

Asansörler devlet dairelerinde aşağı yöne zaten çalışmaz. Yürüyerek indim. Bu sefer önce sağdaki odaya sordum.

"Taku Şefik burada mı?" Cevaplamadılar. Burası işi yoğun bir odaydı. Karşı odaya gittim.

"Taku beeey" diye içeri seslendim.

Oradaysa "buyrun" diyecekti. Yoktu.

"Taku Şefik nerededir?"

"4. kata bakın."

Ahhh ağlayacağım.

4. kata çıktım.

"Taku Şefik burada mı?" O da ne! "Tanımıyoruz" dediler.

Nasıl yani?

Kimse nerede oturduğunu bilmiyordu ama tanımamak işte artık bu çok fazlaydı.

Sesimi yükselttim.

Bütün memurlara doğru "Ne biçim yer burası, avuç içi kadar yerde birbirinizi tanımıyorsunuz. Taku Şefik nerede nasıl bilmezsiniz, nasıl tanımazsınız?"!!... Sessizlik oldu!

Orada sıra bekleyen bir vatandaş bana seslendi.

"Tahakkuk şefliğini arıyor olmayasanız." !!!!!!!!!!

O oda bir film seti olsaydı, setin hazırladığı kaynar su başımdan aşağı dökülürdü ya da ben bir animasyon karakter olsaydım, giderek küçülüp o odadan minicik çıkardım.

Evet doğru yer tahakkuk şefliği idi. Ancak ben nereyle görüşmeliyim değil, kiminle görüşmeliyim diye sormuştum ve bana söyleneni bir insan ismi olarak algılamıştım.

Yazık bana.