İnsanın Neredeyse Ölesi Geliyor
Son günlerde yine ülkede ahlaki değerleri savunmak için toplumun yarısı canhıraş bir şekilde çırpınıyor. Aklı ermeye başlayan her çocuğun anlayabileceği ve öğretmeye çalıştığımız ahlaklı insan olma bilinci ülkeyi yönetenlerde yok. Onlara, ahlakın, insan sevmenin, çocuk sevmenin, kadın sevmenin, birbirini sevmenin güzelliklerini anlatmaya çalışıyoruz. Her toplumun temel değeri olan ahlakın, insanlar için neden gerekli olduğunu anlatmaya çalışıyor, bunu anlattığımız için bile utanıyoruz. Tecavüzün, ensestin, can yakmanın, bir çocuğun bedenine dokunmanın, bir kadının her alanda maruz kaldığı tacizlerin kabul edilemez olduğunu bağıra bağıra açıklamamız mı gerekiyor!
Tamam diyorsunuz ki, siyaset için böyle yapıyorlar. İktidarı elden bırakmamak için her türlü oyunu oynuyorlar. Başlarındaki kişiye boyun eğiyorlar çünkü çıkarları var. Peki bu çıkarlar insan olmaktan, vicdan sahibi olmaktan daha mı önemli? Hiç mi çocukları yok, hiç mi bu haberleri duyduklarında vicdanları sızlamamış? Herhalde bu duygularını aldırmışlar ya da yoktu. Olmadı, olamadı. Aldıkları aile eğitimi, okul eğitimi (hepsi imam hatipli) şu temel insani duyguları onlara sağlamamış. Hep savundukları değerler cinsellik ve ölüm üzerine. Ölümü kutsamak için küçük çocukların dimağlarını felç ediyorlar. Hayat sevincini yaşayacak, geleceğe umutla bakacak çocukların beyinlerini dünyanın en zorlu duygusuyla yaşamaya alıştırıyorlar. Üstelik çocukların hayatını cehenneme çevirerek sürekli ve organize bir biçimde tecavüz ederek. Sadece 2016 yılında çocuklara taciz sayısı onbinlerin üzerinde ve bu sadece açıklanabilenler. Masumiyetin adıdır çocuk, onlara nasıl el uzatıyorsunuz?
Bir vali mezarlık açılışında "İnsanın Neredeyse Ölesi Geliyor" diyerek yaptığı icraati yüceltmek için ölümü kutsuyor. Oysa bu dünyada neden varız?
İyi şeyler üretmek için, sevgimizi, bilgimizi, güzellikleri paylaşmak için.
Ahlaksızlığa, şuursuzluğa karşı örgütlü bir şekilde karşı durmamız ve yaşananları normalleştirmelerine izin vermememiz gerekiyor. Ancak bu kabustan böyle uyanırız.